SAĞLIK İÇİN SOĞUK BİR DUŞ!

                                                      SAĞLIK İÇİN SOĞUK BİR DUŞ!

               Çok eski dönemlerde terapi olarak bile kullanılan soğuk duşun bir çok faydası bulunmaktadır.Aslında düzenli beslenmeyle de birleştiğinde belki de doktorlara ve ilaçlara bile elveda diyebilirsiniz.

                Gelelim soğuk duşun faydalarına;  ilk olarak herkesin bildiği ama pek de önemsemediği bir maddeden başlayalım. Soğuk duşun en önemli faydalarından biri bağışıklık sistemini güçlendirmesidir. Yaz-Kış demeden alınan soğuk duş sizi Mikroplara karşı koruyarak, enfeksiyonlara bağlı hastalıkları sizden uzak tutacaktır. Siz soğuk duş alırken vücudun kendini ısıtmak istemesi sonucu metabolizma hızınız artacak ve böylece bağışıklık sisteminiz devreye girecektir. Vücut daha fazla akvar üretip sizi koruyacaktır.

                  Soğuk bir duş almanın diğer bir faydası kan dolaşımını hızlandırmasıdır. Soğuk duş sırasında vücudunuzda bulunan damarlar daralacaktır. Bu sayede kan da daha hızlı dolaşmaya başlayacaktır. Bu da sizi daha canlandıracak ve tansiyon hastalığından uzak tutacaktır.

                 Soğuk duşun en etkili olduğu alanlardan biri de depresyondur. Soğuk duş sırasında beyinde temas edilen noktalar sayesinde depresyondan uzak ,daha canlı ve daha açık zihinli olacaksınız.

                 Soğuk duş cildiniz ve saçınız için en mucizevi sağlık yöntemidir. Soğuk duş alan kişilerin yüzlerinin daha geç yaşlandığı görülmüştür. Ayrıca soğuk duş esnasında gözenekler daraldığı için sivilce oluşumu da engellemektedir. Soğuk duş saçlarınızın ve cildinizin daha parlak bir görünüşe sahip olmasını sağlar.üstelik saçlarınızın uzaması için de en etkili yoldur.

                  Ayrıca soğuk duş sayesinde kadınlarda ki doğurganlık orani artarken erkeklerde ki testesteron sayısı da artar. Son olarak lenf sistemi güçlenir ve vücutta ki mikropların ve atık maddelerin daha hızlı dışarı atımını sağlar.

               Uyarı : kalp ve tansiyon hastalarının önce doktorlarına danışmanı daha uygun olur.      Sağlıklı günler :)

REZENE ÇAYI

                                        REZENE ÇAYI
           Merhaba! Bugün sizlere rezene çayından bahsetmek istiyorum. Adını sıklıkla duyduğumuz rezene çayının vücudumuza aslında bir çok faydası var.

           Hintlilerin yaygın olarak kullandığı rezene çayı; sadece güzellik için değil, sağlığımız için de çok faydalı.Rezene çayının en bilindik özelliği strese karşı büyük bir savunma kaynağı olmasıdır. Günlük hayatımızda stresten kaçamıyorsak rezene sizin için büyük bir yardımcıdır. Vücudumuzun gevşemesini sağlayarak, kasları yumuşatır ve bizi rahatlatır.

           Stresin yanında bir de mineral bakımından çok zengin olan bu çay, soğuk algınlığı ve halsizliğe de çok iyi gelmektedir.öksürük azaltıcı ve ateş düşürücü etkisi de vardır.

            Rezene çayının bir diğer özelliği ise midenin ve sindirim sisteminin rahatlamasına yardımcı olmasıdır. Mide ülserinde, ülsere sebep olan bakteriyle savaşmaktadır. Sindirim sisteminizin ise düzenlenmesini sağlar. Yalnız hemen hatırlatmalıyım ki ; eğer bu konu da bir tedavi görüyorsanız doktorunuza danışmadan kullanmaya baslamayın.

           Rezene çayı sadece günlük stresinizin azaltılmasına yardımcı olmaz aynı zamanda bayanların adet dönemlerinden önce vücutta ki gerginliği de alır.Ayrıca adet dönemlerinde meydana gelen kasılmaları ve ağrıları da azaltır.

          Bunların dışında rezene çayı göz sağlığına da çok iyi gelmektedir. Şişmiş gözleriniz için rezene çayına bir pamuk ya da bir peçeteyi batırıp on dakika kadar gözleriniz de bekletirseniz gözdeki kaşınmayı alır ve şişliğin inmesine yardımcı olur.

        Son olarak unutmayalım ki bitki Çaylarının hepsi fazla tüketimde yarar yerine zarar da verebilir. Bu yüzden ilaç kullanımında mutlaka doktorunuza danışın öyle kullanın. İlaç kullanmıyorsanız da günde iki ya da üç bardağı aşmayınız.Ayrıca etraftan duyduğunuz tavsiyelere göre bitki Çaylarını karıştırıp içmeyiniz.
      Sağlıklı günler :)

SAĞLIKLI BİR YAŞAM

                                                         SAĞLIĞIN SAĞLANMASI

                    Teknolojinin gelişmesiyle bir çok insanın ölüm şekli de değişmiştir.Ani ölümleri bir kenara bırakacak olursak geriye kalanların ya kilo verme sebebiyle ya da yaşamın getirdiği stres ve hareketsizlikle öldüğünü söylemek pek de yanlış olmaz.İşte bizimde bu insanların arasına karışmamak için yapmamız gereken sağlıklı bir yaşam sürmek ve daima ideal kilomuzda kalmamızdır.
                 
                    Peki sağlıklı bir yaşam için ne yapmalıyız? Yürümeli, egzersiz yapmalı , düşünmeli ,yediklerimize dikkat etmeliyiz. Bir insanın günde mutlaka en az sekiz bin adım atması gerektiğini biliyor muydunuz? Bunun da yaklaşık olarak kırk dakikaya denk geldiğini duymuş muydunuz? Bu yürüyüşün amacı sağlıklı bir vücuda kavuşmak ve stressiz bir yaşama geçiş yapmaktır.Üstelik bunu yaparken  haftada iki güne kadar kendinize izin verebilirsiniz.

                    Yürümeye başladıktan hemen sonra bir de  yemek düzeni edinmelisiniz.Mesela ekmeği , şekeri , tuza hayatınızdan çıkarmalısınız.Kızartmayı haftada bire düşürebilirsiniz. Günde mutlaka iki litre su içmelisiniz.Her gün mutlaka sekiz adet zeytin yemelisiniz.Bana kalırsa televizyonu da çöpe atabilirsiniz.Ama kimse vazgeçemez biliyorum bu yüzden bari iki saate düşürün.Siz de göreceksiniz ki daha iyi düşünebiliyor ve daha çok zamanınız kendinize ait kalıyor.Ayrıca zekanızın aynı parlaklıkla kalmasını istiyorsanız sadece televizyondan kurtulmak yetmez.
                 
                    Hazır gıdaları hayatınızdan çıkarıp atmalısınız.Mesela hazır çorba, hazır kahve gibi.Elinizden geldiğince hazır, yani işlenmiş gıdalar tüketmeyin.Sadece sağlıklı yaşam için değil güzel bir görünüme de sahip olmak için egzersizler yapın.Mesela mekik çekmeye başlayın.Günde en az yüz kez ip atlayın.Bol bol soğan ve sarımsak tüketin.Sarımsak doğal antibiyotiktir sizi ve vücudunuzu doğal ve sağlıklı tutar.Soğan ise doğal iyileştiricidir.Hem dışarıdan görünen yaralarınızı hem de içinizdeki mikropları temizler.

                    Herkes doğal, sağlıklı bir vücuda sahip olup hem de çok güzel olmak ister.Fakat ne ironiktir ki kimse bunun için çabalamaz.Ben yukarıda sadece bir kısmından bahsettim elimden geldiğince şimdi sıra sizde bir yerden başlamak lazım.Dilerim yardımım dokunmuştur.sağlıklı günler:)

STRESE DUR DE! !

                                   BÜTÜN STRES YUVALARINI DAĞITIN! !

                  Bugün insanların bir çoğu sebebini bilmediği bir çok sağlık sorunuyla karşılaşıyor.teknolojinin bu kadar gelişmiş olmasının iyi yanları kadar zararlı tarafları da mevcut.Bunların en büyük örneği işte bu sebebi bilinmeyen hastalıklar.
Peki bizler ne oluyor da bu kadar stres sahibi oluyoruz.

                 Buyrun bir kaç örnekle başlayalım. Mesela çalışma koşullarımız;çalıştığımız is yerinde kısıtlı hareket etmemiz, sürekli çay ve kahve tüketmemiz, kendimizi baskı altında hissetmemiz,  cok kalabalık ya da tek başına çalışıyor olmamız bize iş yerimizi stres yuvası halinde göstermektedir.Aslında pazartesi sendromu dediğimiz durum da tam olarak bunun işaretidir.

                Bir diğer stres yuvası da trafiktir.Sabah uyandığımızda daha yola bile çıkmadan düşünmeye baslarız trafiği.Üstelik ister özel aracımız olsun ister servisle gidelim ister otobüsle gidelim trafik bizi çileden çıkarır.Herkes olabildiğince gergindir.Öyle ki her korna sesi bizim için acaba bir kavga mı çıkacak, diye düşünmeye iter.

             Aslında örnekleri uzattikça uzatabiliriz. Bu yazıyı uzatmaktan başka işe yaramaz bu yüzden bu kadar örnek yeterlidir.Peki bize bu hayatı stres yuvası haline getiren bu şeylerden nasıl uzak duracağı. Sonuçta işe gitmek zorundayız.Bir yerden bi yere gitmek zorundayız.

            Sayın okur bu işin başı gülümsemek ve nezakettir.Aslında çok da kolaydır.Öncelikle şunu bilmeniz gerekir ki stres boyutlarına göre ömrümüzü kısaltmaktadır.Küçük bir örnek vermek gerekirse trafiktesiniz ve biri sürekli kornaya basıp hızlı gitmenizi istiyor.Önce gülümseyin daha sonra stres yapıp sinirlenmek yerine iki dakika kaybedin ve o kişiye yol verin.

          İş yerinize gittiğinizde gülümseyin,herkese Günaydın diyin hatta durumunuz musaitse bazı sabahlar insanlara bir şeyler alıp gidin.Size bağıran birine gülümseyin ve neden bagirdigini sorun nezaketle sorunu çözün.
   
          Son olarak haftanın bir gününü kendinize ayırın.Açık havada koşun,yürüyün,bağırın, kahkaha atın.Ya da her hangi bir sporla ilgilenin.gelin bu günden sonra hayatınızı stres yuvası olmaktan çıkarın gülümseyin her şeye inat gülümseyin ve nezaket sahibi olun.Hayatınızda bir çok şeyin yoluna girdiğini göreceksiniz. Sağlıklı ,gulumsemeli günler :))
               

EN GÜZEL ANNELER GÜNÜ HEDİYESİ

                                          Hadi Annelerimizi Kırışıklıklardan Kurtaralım

                      Öncelikle bütün kıymetli annelerimizin anneler günü kutlu olsun.Ben bundan aylar önce anneme derin kırışıklıkları için bir krem almıştım.Bu değerli gün için sizinle bu kremi paylaşmaya karar verdim.Yalnız şunu daha önceden belirtmeliyim ki annemin kremlere karşı çok hassas bir cildi var ve ben bu kremi baya bir araştırdım.Doktor anneme şampuanı bile yasaklamıştı.Ne kadar hassas olduğunu siz düşünün.

                     Tabi uygulama şekli de önemli.Kreme uygun bir zemin hazırlamanız şart bunun içinde yine hassasiyete karşı iyi bir de tonik önereceğim.Şimdi size uygulama sırasına göre önce ürünleri gösterip kullanım şekillerini anlatayım.

Yüz yıkamak için kullanmanızı önerdiğim sıvı sabun bu.Hatta banyoda da duş jeli yerine yine aynı markanın banyo sabununu kullanmanızı öneririm. Uygulamaya başlamadan önce yüzünüzü güzelce yıkayın.

 

Daha sonra yukarda gördüğünüz ürünü bir pamuğa iki çay kaşığı kadar döküp cildimizi güzelce temizliyoruz ve bir dakika yüzümüzü dinlendiriyoruz.

Daha sonra gördüğünüz kremi derin kırışıklıkların olduğu bölgelere işaret parmağımızın ucuyla parça parça bırakıyoruz. Çeneden alına doğru çok bastırmadan masaj yaparak uyguluyoruz. Gözlerin içine kaçmamasına dikkat edin. Göz çevresine orta ve yüzük parmaginizla vurarak masaj yapın. Kremi mutlaka uykudan iki saat önce uygulayın. Biz denedik ve sonuçtan çok memnunuz. Bu arada krem 45 yaş ve üstü içindir dikkat edin.umarım sizde annelerinizi bu şekilde kırışıklıklardan kurtararak mutlu edebilirsiniz.sağlıklı günler :))

HEMEN ÖLMEK Mİ SÜRÜNEREK ÖLMEK Mİ?

                                              TÜKETİN !!!

  Evet sayın okurlar sizin için sürünerek ölmenin yollarını araştırdık.Aşağıdaki listede bulunanları uygulayanlar muhtemel sürünecek olanlar ve sürünmeye başlamış olanlardır.  Yaşlanmaya başlamadan sürünmeye başlamak istiyorsanız mutlaka asagida yazan tavsiyelerime uyunuz.

1) Tuz,şeker,una olabildiğince yüklenin.
2) Mümkün olduğunca günde 100 adımdan fazla yürümeyin.
3)sigara kullanmaya bir an önce başlayın.İciyorsaniz da iki pakete çıkarın.
4)Bol bol işlenmiş gıdalar tüketin.
5)Haftada en az üç gün fast food tüketin.
6)Ya sürekli uyuyun ya hiç uyumayın aman ha düzenli uyku uyumayın.
7)Bol bol kahve ve çay tüketin.
8)Kahvaltıda mutlaka asitli içecekler tüketin ya da hazır meyve suları.
9)Dişlerinizi bayramdan bayrama fırçalayın.
10)Günde on saat televizyon izleyin.Telefonu nasıl olsa dışarda kullanırsınız.
11)meyve sebzeden uzak durun.
12)Her şeyin en ucuzunu alın.özellikle makyaj malzemeleri,traş köpukleri,kremleri.
13)koltuk bulunca oturun.Yatak görünce uyuyun.Hareketi minimuma indirin.
14)Bol bol kendinize her şeyi dert edinin.
15)Stres sürünmenin anasıdır, stres yapın.
16)Bol bol güneşte durup yanın hatta bi de üstüne solaryuma gidin.
17)Önünüze gelen her ağrı kesiciyi için.
18)Bol bol yağlı gıdalar tüketin.
19) Toplu kullanım alanlarında her yere dokunun.Trabzanlara,tuvalette kapı koluna,broşürlere.
20)Eliniz kirlenince sakın yıkamayın çok rahatsız olursanız ıslak mendil kullanın.
21)Sakın şu içmeyin sonuçta kola ve kahve içiyorsunuz.
22)son olarak TÜKETİN elinize gelen her şeyi tüketin bu ömrünüz bile olsa TÜKETİN.

DİŞLER BİR İNSANIN HAYATININ AYNASIDIR!

                                                    DİŞ SAĞLIĞI İÇİN ;

               Diş bakımından önce biraz diş sağlığının öneminden bahsedelim.Gün içerisinde yediklerimizin, içtiklerimizin iğne ucu kadarının bir bardağa bıraktığımızı hayal edelim.Hatta aldığımız sıvılardan da birer damla içine dökelim ve bunu bütün gece bekletip sabah ne hale geldiğini bir düşünelim.İşte fırçalanmayan bir ağızın tamamen bulunduğu durum budur.

             İşin sağlık boyutunu bir kenara bırakalım.Siyah ya da çürük dişlere sahip bir insan ne kadar özgüvene sahip olabilir ya da ne kadar rahatlıkla gülebilir?Hatta bazen dişlerdeki kötü görünüm yüzünden konuşma şeklimiz bile değişebilir.

            Şimdi diş sağlığımıza dönelim.Herkesinde bildiği gibi diş sağlığının en önemli yardımcısı diş macunudur.Peki diş macunu nasıl olmalı, neye göre seçilmeli? Arkadaşlar bir çok üründe olduğu gibi bazı diş macunlarında da parabend ve florür bulunmaktadır.Bu yüzden sağlığınızın en önemli noktası olan ağzınız için alacağınız diş macununun kesinlikle florür içermemesi gerekmektedir.

          Florürün zararlarından sadece bazıları; zeka geriliği,depresyona meyillilik, kanserdir. Ayrıca florür kemirgenleri öldürmek için kullanılan en etkili maddedir(.Bazı insanlar sivilceleri kurutmak için diş macununu kullanmaktadır.Zamanla diş etlerini bile eriten bu madde cildinizi fazlasıyla tahriş edebilir.)

          O zaman ilk yapmamız gereken florürsüz bir diş macunu edinmek.Daha sonra dişimize ve diş etlerimize uygun bir diş fırçası ediniyoruz.Ayrıca diş ipi ve ağız bakım suyu da çok önemlidir.Dişlerimizi asla üç dakikadan fazla fırçalamıyoruz.Ayrıca diş macunu ne kadar doğal olursa olsun çok fazla diş macunu her zaman zararlıdır fırçaya çok fazla dökmenize gerek yok.Gece uyumadan önce bakım mutlaka yapılmalıdır.

KENDİ KUAFÖRÜNÜZ OLUN!

                                           KOLAY EL VE AYAK TIRNAK BAKIMI


              Her yazımda olduğu gibi bu yazımda da bakımın öneminden yola çıkarak el ve ayak tırnakları için kolay el ve ayak bakımından bahsedeceğim.İnsanların mesleği ne olursa olsun en çok dikkat çeken iki noktası dişler ve el yani tırnak bakımıdır.Bu ikisi sayesinde bir insana sıcak da davranabilir o insanı hemen itici de ilan edebiliriz.Sonuçta ilk bakışta bir insanı en iyi tarif eden iki noktadır.

              Şimdilik diş bakımını bir kenara bırakarak evde kolayca kendi kendinizin kuaförü olacağınız  bir kaç yöntemden bahsedeceğim.

             Öncelikle şunu belirtmeliyim ki herkesin tırnak yapısı farklı olabilir, herkesin kullanmak istediği şekil de farklı olabilir ben her ikisi içinde bir şeyler anlatmaya çalışacağım.Gelelim bakımımızın nasıl başlayacağına; tırnak kesmek için en uygun zaman duştan sonradır.Çünkü tırnaklarımız yeterince yumuşamış ve etlerimizin en az acı vereceği zamandır.Duştan çıktıktan sonra tırnaklarımızı istediğimiz boyda kesiyoruz daha sonra hangi şekli vermek istiyorsak  o şekilde törpülüyoruz.daha sonra ılık bir suyla ellerimizi mümkünse zeytinyağlı sabunla yıkıyoruz.Daha sonra her hangi bir kaliteli bir vazelini el ve ayaklarımız her yerine iyice ovarak sürüyoruz ve ayaklarımıza çorap giyiyoruz elleriniz içinde mümkünse ince bir eldiven edininiz ve vazelinden sonra yarım saat bu şekilde bekletiniz.

her törpü ve kesme işleminden sonra tırnak diplerinde kalan katikülleri temizlemeyi ihmal etmeyin. Katiküllerinde en yumuşak olduğu an banyodan çıktığınız andır.bu yüzden onları tırnaklarınızdan önce keserseniz daha iyi olur.

          son olarak tırnak kırılmalarının önüne geçmek ve koyu renk ojelerinizin leke bırakmadan çıkmasını istiyorsanız; ojenizin altına bir kat şeffaf oje sürebilirsiniz. bu konuyla ilgili bir de şu ilginç bilgiyi paylaşmak isterim; eğer tırnaklarınız geç uzuyorsa sevinmelisiniz çünkü tırnak stres ve üzüntü zamanlarda en çok uzar.:) sağlıklı günler:)

       

SİHİRLİ BAKIŞLAR SAĞLIKLI KAŞ VE KİRPİKLERLE BAŞLAR

                                                        SİHİRLİ BAKIŞLAR

           Her kadının şüphesiz en dikkat ettiği konulardan biri kaşlarıdır. Kaşların duruşu o kadar önemlidir ki günlük hayatımızda bütün ifademizi kaşlarımız belirler.Bu nedenle de kaş şekline ve yapısına çok dikkat etmek gerekir. Zaten sert bakışlara sahip olan birinin kaşlarını çatık bir şekle sokması kişiyi daha da sert bakışlı yapacak, insanlara soğuk biri izlenimi verecektir.Tabii bir de sihirli bir bakışın diğer püf noktası kirpiklerdir.Her zaman uzun ve yogun kirpiklerimiz olsun ister bazen bunun için takma kirpiklere bile ihtiyaç duyarız oysa ben yapay olan her şeye karşıyım bu yüzden de size doğala en yakın olan neyse daima onu önereceğim.

        Gelelim konumuza öncelikle bakım yapmadan önce mutlaka her yazımda olduğu gibi temizliğe değinmeden geçmeyeceğim.Şunu unutmayın ki siz ne kadar bakım yaparsanız yapın hiç bir zaman temiz bir cilt olmadan bir sonuç alamazsınız.Her zaman önceliğiniz hep temizlik olmalı.Temizlik ve istikrar. Her ne yapıyorsanız bir düzen ve ahenkle yapmalısınız.her işin doğası budur.Nasıl ki ilacın,yemenin,içmenin bir saati olması gerekiyorsa bunun da bir saati olmalı ve hep bu zamana sadık kalınmalı.

      Şimdi cildinizin tertemiz olduğunu varsayarak sihirli kaşlar ve kirpiklerin aslında ne kadar basit bir şekilde elde edildiğini öğrenelim.Öncelikle eski bir rimelimizi alıp fırçasını çok iyi bir sekilde dezenfekte ediyoruz.Ya da kirpik ve kaşlarımıza bakım yapmak üzere bir fırça ediniyoruz. Unutmayalım ki aldığımız fırçayı da dezenfekte etmemiz gerekiyor.Sonra aslında herkesin anlattığı gibi hatta her aktarda bulabileceğiniz hint yağını alıyoruz.Doğal zeytinyağı ve sarımsak alıyoruz.

      Uygulama ise şöyle sabah kalkıp elimizi yüzümüzü iyice temizledikten sonra sarımsağın bir dişini ikiye bölüp doğruca kaşlarımızın sadece dolmasını istediğimiz bölgesine sürüyoruz.Kalan diğer yarısını küçük bir pamuğa bastırıp,sarımsağın suyu pamuğu ıslatana kadar bekliyoruz. Daha sonra pamuğa bir damla da doğal zeytinyağı döküyoruz.Kirpiklerimizi pamuğun içine alıp hafifçe pamuğu kirpiklerimizide gezdiriyoruz.Ne kadar bekleyeceği önemli değil evden çıkana kadar da olabilir akşama kadar da ama eğer evden çıkacaksanız ya da makyaj yapacaksanız mutlaka yüzünüzü tekrar temizlemelisiniz.

     Gelelim gece uygulamamıza ; eve geldiniz ve cildinizi iyice temizlediniz diyelim. fırçanızın ucuna hafifçe hint yağını alın kirpiklerinize ve kaşlarınıza uygulayın.Gözünüzle temasından mutlaka kaçının.Ve unutmayın akmayacak miktarda uygulamaya özen gösterin.

    bu uygulamaya bir ay kadar sadık kalın.Unutmayın sağlıklı kaş ve kirpikler sihirli bakışların sırrı.Zahmetsiz hiç bir şey yoktur.Siz ne kadar emek verirseniz vücudunuzda o kadar emeğinize karşılık verir.Sağlıklı günler:)